Hayvanlardan elde edilen yünler, Hakkâri Dağları’nda toplanan
bitkiler ve tarımsal ürünlerden elde edilen kök boyaların
Hakkâri kadının ellerinde hayat bulması sonucunda, yöresel
Hakkâri kilimi ortaya çıkmış, asırlardan günümüze ulaşmıştır.
Kilimlerin yanı sıra cicimler, sumaklar, halılar, bahtiyariler,
heybeler, terler, beşikler, kapı süsleri, kuşaklar ve çoraplar
Hakkâri el sanatları ürünlerini oluşturmaktadır. Her kilim ve her
desen aşk, sevgi, birlik, dirlik, acı ve sevinç duygularını ayrı ayrı
sembolize eder.
Yörenin şüphesiz en gözde el sanatı kilim başta olmak üzere
dokumacılıktır. Tamamen yünden dokunan ve doğal yollarla
renklendirilen Hakkâri dokumaları son derece kalitelidir.
Akrep, koçboynuzu, eli belinde, küpe, bereket gibi saymakla
bitmeyen maneviyat yüklü motifleriyle Hakkâri kilimleri evlerin
vazgeçilmezi. Canbezar, Gülgever, Gülhezar, Gülsarya, Halitbey
kilimleri şehirdeki kilim çeşitlerinden yalnızca bazılarıdır. Usta
ellerde üretilen geleneksel kadın ve erkek kıyafetleri, örgü
ve çeyizlik ürünler, gösterişleriyle görenleri kendine hayran
bırakıyor.
Kültürel yaşam ve tabiat yapısı Hakkâri’nin taş işçiliğine
kazınmış, kendine özgü sanatsal tasarımlar günümüze kadar
varlığını devam ettirmiştir. Hakkâri Stellerindeki insan ve
yaşama dair figürler burada taş işçiliğinin yazılı tarih öncesine
kadar uzandığının önemli bir göstergesidir. Taş işçiliği, Osmanlı
Dönemi eserlerinde ve mezar taşlarında da incelenebilir.
Zaman zaman bitkisel ve geometrik şekillerle karşılaşılabileceği
gibi çoğu yapıda düzgün kesme taş malzeme kullanılmıştır.